Eylül Aşkın’ın sunduğu “Eylül Aşkın ile” programının bu bölümünün konuğu İtalyan Kültür Merkezi Müdürü ve İtalya’nın Türkiye Kültür Ataşesi, Sayın Salvatore Schirmo oldu. Çekimleri İstanbul’da bulunan İtalyan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen bu programda Sayın Schirmo ile kültürel diplomaside yumuşak gücün önemini Türkiye-İtalya ilişkileri açısından ele aldık.
2020’den beri İtalyan Kültür Merkezi’nde görev yapmakta olan Salvatore Schirmo, “35 yıldır İtalyan Dış İşleri Bakanlığı’nda çalışan bir memurum. Kesinlikle kültür diplomasinin insanlar arası ilişkide bir kapı açtığı kanaatindeyim. Komşu ülkelerin birbirini tanımasına vesile oluyor. Benim sözümdür, “Kültürden konuştuğumuzda silahlar susar.” derim. Gerçekten kültür, diplomasiye önemli katkıda bulunur, insanları buluşturur, insanları konuşturur ve iyi ikili ilişkiler kurmasını sağlar.” dedi.
“Nerelisin dediklerinde Akdenizliyim diyorum.”
Kültürel diplomaside yumuşak gücün etkisini, Eylül Aşkın’ın Roma’da eğitim görmüş bir Türk olarak Türkiye-İtalya arası diplomatik ilişkiler düzleminde ele almayı tercih etmiş olmasından oldukça etkilendiğini ve bunun kendisini oldukça memnun ettiğini belirten Salvatore Schirmo, “Açık konuşmak gerekirse ben iki ülkenin de kültürünün birbirine yakın olduğunu düşünüyorum. Nitekim bana soranlara da nerelisin dediklerinde Akdenizliyim diyorum çünkü tüm Akdeniz aşağı yukarı aynı insana, kafa yapısına sahip. Ben kendimi Türk halkına da kültürel anlamda ve kafa yapısı olarak çok yakın hissediyorum. Kültürel bir zorluk kesinlikle yaşamadım, hayır.” Sözleriyle İtalyan ve Türk insanını kültürel alanda birleştiren bir noktada durduğunu ifade etti.

Yeni Bir Diplomatik Alan: Uzay Diplomasisi
İtalya için önemleri nezdinde müzik diplomasisi, mutfak diplomasisi gibi alanların genel anlamıyla kültürel diplomasiden ayrışarak, daha öne çıkar hale geldiğini belirten Salvatore Schirmo, ayrıca son dönemde yeni bir alan olarak uzay diplomasisinin de ortaya çıktığını bildirdi.
“Kültürel diplomasi uzun süreli iş birliklerinin önünü açıyor.”
Kültürel diplomasinin iki ülke arasında uzun vadeli fayda sağlayıp sağlamadığıyla alakalı soruya, “Bizim faaliyet gösterdiğimiz ev sahibi ülkeyle aramızda bir diyalog, köprü oluşturup, uzun süreli iş birliklerinin önünü açıyor.” Şeklinde cevap veren Salvatore Schirmo, Türkiye’de gerçekleştirdikleri geçmiş ve gelecek faaliyetler ile ilgili de detaylı olarak bilgi verdi.

Türk ve İtalyan Kültürlerinin Birleştirici Gücüne Odaklanıyor
“Türk kültürünü ve İtalyan kültürünü birleştirecek nokta benim için Türk kültürünün mükemmel yanlarıyla İtalyan kültürünün mükemmel yanlarını bir şekilde bağlamak.” Şeklinde konuşan Salvatore Schirmo’nun, müzik diplomasisinden bahsederken Ajda Pekkan ve Mina örneğini, spor diplomasisinden bahsederken futbol ve voleybolda Türk-İtalyan ortak çalışmalarına örnekler vererek ilerlemesi kendisinin gerçek anlamıyla Türk ve İtalyan kültürlerinin birleştirici gücüne odaklandığının bir göstergesi oldu.
Gençlere Yönelik Yatırımlara da Önem Veriyor
İtalya Büyükelçiliği ile birlikte, İtalyan Kültür Merkezi’nin ortak organizasyonuyla düzenlenen İtalya-Türkiye Arkadaşlık Konserleri’nden de bahseden Salvatore Schirmo, iki ülke arasında düzenlenen bunun gibi dev organizasyonların yanı sıra, gençlerin de önünü açmaya imkan sağlayacak etkinliklere de önem verdiklerini belirterek: “Burada sadece opera sahnesinin devlerinden bahsetmek olmaz, bizim opera ve klasik müzik alanında gençlere de çok büyük yatırımlarımız var. Bunların birkaç tanesinden bahsetmem gerekirse, mesela, Atatürk Kültür Merkezi’nde, yine İstanbul Devlet Opera ve Balesi iş birliğimiz ile birlikte gençler için, opera seçmeleri düzenlendi. Aklıma gelenlerden bir tanesi de Vinci Vicenza Musica diye yeni bir operatik seçki yapıyoruz burada. Yine AKM’de genç türk opera sanatçılarının seçmeleri yapılacak. Daha sonra buralarda başarı elde eden öğrenciler uzmanlaşma kursları için İtalya’ya gidecekler. Uzmanlaşma kurslarının ardından İtalyan prodüksiyonlarında sahne alıyor olacaklar. O yüzden bir Türk opera sanatçısının da ufkunu genişletmesi açısından bu tür devlet teşviklerinden yararlanmasını da çok önemli buluyoruz ve bunun üzerine de yatırımlarımız sürüyor.” dedi.
“Kendi reytinglerimize bakıyoruz.”
Düzenledikleri etkinlikleri dört fazda incelemeye aldıklarını ve organizasyonlarla alakalı gelen geri dönüşleri ciddi anlamda önemsediklerini belirten Salvatore Schirmo, “Televizyonlar nasıl reytinglerine bakıyorlar, biz de kendi reytinglerimize bakıyoruz. Ne kadar toplam talep geldiğini, talebin yüzde kaçını karşılayabildiğimizi değerlendiriyoruz ve eğer talep çok yüksek olduysa belki ikinci bir replikayı düşünüyoruz.” Şeklinde konuştu.
